35,2309$% -0.01
36,7713€% -0.04
44,5172£% 0.25
2.968,40%0,02
2.620,55%-0,08
9.724,50%-0,42
AA
İçişleri Bakanlığı, tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in geçici olarak görevden uzaklaştırıldığını, İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy’un Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirildiğini bildirdi. Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında ‘PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak’ suçundan mahkemece tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı şüpheli Ahmet Özer, Anayasa’nın 127’nci maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 47’nci maddesi gereğince geçici bir tedbir olarak İçişleri Bakanlığınca görevden uzaklaştırılmıştır.” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 45. ve 46’ncı maddeleri uyarınca İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy’un, Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirildiği kaydedildi.
Başsavcılıktan yapılan açıklamada “Özer’in terör örgütü mensuplarından ele geçirilen ve aynı zamanda örgütün Kandil’de yer alan yönetici kadrosuna da ulaştırılan örgütsel dokümanlara göre terör örgütü lideri Abdullah Öcalan ile İmralı’da yapılan görüşmede sözde demokratik özerklik projesinde görevlendirilmesinin uygun görüldüğü” belirtildi.
“PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçundan tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in sulh ceza hakimliğindeki ifadesine ulaşıldı. Soruşturmanın İstanbul’da insanlarda infial yaratma amacıyla yapıldığını iddia eden Özer, “Dosyadan anlaşılacağı üzere hiçbir belgeye dayanmayan iddialarla suçlanıyorum. Hiçbir örgütle ilgim yoktur, bunu tamamen reddediyorum” dedi. Hakkında bugüne kadar hiç soruşturma ve kovuşturmanın bulunmadığını belirten Özer, Esenyurt Belediye Başkanı olarak 7 aydır görev yaptığını ve halkın iradesinin gasbedildiğini savundu. Sabah saat 05.30’daki operasyonla gözaltına alındığını söyleyen Özer, çağrılsaydı koşarak ifadeye geleceğini de kaydetti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunca, terör örgütü PKK/KCK’nın mensup ve faaliyetlerinin tespit edilmesine yönelik soruşturmada gözaltına alınarak tutuklanması istemiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen Özer, ifadesinde profesör ünvanına sahip olduğunu, Milli Eğitim Bakanlığının da aralarında bulunduğu devletin çeşitli kademelerinde çalıştığını ve üniversitelerde dekanlık yaptığını söyledi.
Hakkında bugüne kadar hiç soruşturma ve kovuşturmanın bulunmadığını, Esenyurt Belediye Başkanı olarak 7 aydır görev yaptığını anlatan Özer, halkın iradesinin gasbedildiğini savundu.
Özer, soruşturmanın İstanbul’da insanlarda infial yaratma amacıyla yapıldığını iddia ederek, şunları kaydetti:
“Hem belediye açısından hem siyasi açıdan sonuçlar doğuracaktır. Dosyadan anlaşılacağı üzere hiçbir belgeye dayanmayan iddialarla suçlanıyorum. Örneğin, 40 civarında kitap yazmış bir yazarım. Bunların bir kısmı roman, bir kısmı bölgesel kalkınmayla, bir kısmı ise Kürt meselesiyle ilgilidir. 200 civarında ulusal makalem, 300 civarında bildirim yayımlanmıştır. Hal böyleyken 2002 yılında Öcalan ile yapılan görüşmede iradem dışında ismimin geçtiği iddiası ve suçlaması yapılıyor. Yazarım, herkes okuyabilir, görüş arz edebilir. Orada ismimin geçmiş olması, herhangi bir delil midir? Başka bir insanın isminin zikredilmesi, bu suçu mu yaratır? Hiçbir örgütle ilgim yoktur, bunu tamamen reddediyorum.”
Mersin Cumhuriyet Savcılığınca 2016 veya 2017’de ifadeye çağrıldığını kaydeden Özer, hakkındaki usulsüz dinlemede suç tespit edilemediğini savunarak, serbest bırakılmasını istedi.
İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği, Özer’in “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan tutuklanmasına karar verdi.
Bu arada, karar sonrası adliye önünde açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Meryem Gül Çiftci Binici, “Hiçbir hukuki dayanağı olmayan ve 10 yıl öncesine dayanan sorularla belediye başkanımızı bugün cezaevine götürdüler. CHP olarak bu hukuksuzluğun her zaman karşısında olduk, olmaya da devam edeceğiz.” dedi.
Yenidoğan çetesinin hesaba katmadığı o plan! Soruşturmanın kaderi nasıl değiştir?