35,2367$% -0.02
36,8218€% 0.01
44,2057£% -0.21
2.968,47%0,01
2.622,79%0,01
9.724,50%-0,42
11 Kasım 2024 Pazartesi
NEDEN YARATILDIM? NE YAPARSAM HAYATIM ANLAMLI OLUR?
Erzurum'da çığ faciası: 16 yaşındaki sporcudan acı haber geldi!
Borsa günü düşüşle tamamladı!
Kendimizi Bilme Yanılgısı ve Bilgi Çağında Savrulma Riski
Gazeteci Özlem Gürses gözaltına alındı!
Merhaba..Bugün çokça soru aldığım bir konuyu sizinle yeniden paylaşmak istiyorum..
NEDEN YARATILDIM? NE YAPARSAM HAYATIM ANLAMLI OLUR?
Başlamadan önce MOLAHABER’e yeni yayın hayatında başarılar dilerim…
Birçok zaman içinde olduğumuz kargaşa adeta zihnimizi uyuşturur ve gafletle dolu başımızı iki elimizin arasına alıp da kısa bir süre bile hayatımız üzerine düşünmeye vakit ayırmayız. Hayatımızın üzerine düşündüğümüzde ise gerçekten ne yaparsak anlamlı olacağı sorusu karşımıza çıkar. Ölüm korkusu, acı çekme korkusu gibi diğer bir korku da anlamsız bir hayat yaşama korkusudur. “Ne yaparsam hayatım anlamlı olur” sorusunu, kendi dünyadaki varlığının kendi iradesiyle gerçekleşmediğiyle, yani kendi gözlerini, kulaklarını, ayaklarını, ellerini yaratanın kendisi olmadığıyla beraber düşünen kişi ise “Neden yaratıldım” ve “Neden buradayım” (bunlar cevabı aynı sorulardır) sorularına ulaşır. Bu sorularla karşılaşmak, bunlarla ilgili, bir şeyler dinlemek veya tartışmak değildir fakat var olmanın olağanüstülüğünü ve garip muazzamlığını hissederek içinden kopan bir haykırış olarak “Neden buradayım” sorusuyla yüzleşmektir. Haykırış açıktır ama birçok kimse, bu haykırışa kulaklarını tıkar. Oysa bu kaçılacak değil, kucaklanacak bir haykırıştır.
Bu soruya verilecek cevap “Neden yaratıldım” ve “Ne yaparsam hayatım anlamlı olur” sorularının cevabına ulaşmak için gereklidir. “Nasıl buraya geldim” şeklindeki soruya İslam’ın cevabı, Allah’ın iradesiyle ve bilinçli planıyla burada olduğumuz şeklindedir. İslam’ın en önemli mesajı; tek, kudreti ve ilmi çok yüksek, kendisi dışındaki bütün varlığın yaratıcısı ve Rabbi (onların ihtiyaçlarını gören) Allah’ın tanıtımıdır. Allah’ı anlamak, varlığımızın bizim dışımızdan gelen bilinçli bir eylemin; Allah’ın yaratmasının sonucu olduğunu anlamak demektir. Allah’ın gerekli şekilde tanıtılması aynı zamanda “Nasıl buraya geldim” sorusuna cevap verilmesi demektir. Burada oluşumuz Allah sayesindedir, O bizi yokluk karanlığından varlık aydınlığına çıkarmıştır; zihnimizde, bedenimizde ve dış dünyada sahip olduklarımız, yakınlarımız, sevdiklerimiz hep Onun sayesinde buradadırlar. Bu durum, Allah’a karşı müthiş bir minnettarlık duymamızı gerektirir. Ayrıca bizi yaratan olarak O, bizle ilgili bütün bilgilere ve bizim neden burada olduğumuzun bilgisine sahiptir. O, bize bilgisini açıklamadan, “Neden yaratıldım” ve “Ne yaparsam hayatım anlamlı olur” sorularının cevabını bulamayız. Bunlar da cevabı aynı sorulardır, çünkü ancak yaratılış gayemize uygun yaşarsak hayatımız anlamlı olur. Allah’ın belirlediği yaratılış gayesiyle uyumsuz yaşayanın hayatının anlamlı olabileceği düşünülemez. Allah, her birimize neden yaratıldığımızı teker teker açıklamadığına göre bunu ancak din ile açıklamış olması mümkündür. İslam “Nasıl buraya geldik” sorusuna Allah’ı tanıtarak cevap vermekte ve “Neden yaratıldım” sorusunun cevabının Allah’ta olduğunun dersini vermektedir. Allah’tan bir mesaj olan İslam, ayrıca bu sorunun cevabını da içermektedir.
Birincisi, buradaki varlığımızın tesadüflerin eseri olamayacağı anlaşılarak varlığımızın anlamsız olduğu görüşü dışlanır. Eğer buradaki varlığımız tesadüfen olmuşsa; bu, “objektif anlamın” (kendi kendimizi kandırmak için uydurmadığımız, illüzyon olmayan anlamın) yani gerçek anlamın olmadığı, dünya sahnesinde bir anlama bağlı olmadan rastgele var olmamız demektir. Var olmamız baştan bir anlama bağlı olarak gerçekleşmemişse, biz ona ne kadar anlam yüklemeye çalışırsak çalışalım, anlamsız şekilde var olduğumuz gerçeğini değiştirmemiz, yani objektif anlamı inşa etmemiz mümkün değildir. İslam’ın verdiği dersle varoluşunun tesadüfen olmadığını anlayan, anlamsızlık karanlığında ümitsizce kalmak demek olan bu görüşü dışlar.
İkincisi, İslam ile dünya sahnesinde neden var olduğumuz sorusuna, Allah’ın vereceği cevap olmaksızın ulaşmaya çalışan alternatifler dışlanır. Allah’ın bizi yaratmasını, birçok olgudan biriymiş gibi görerek bir kenara bırakmak ve anlamı, Allah’la bağlantısız şekilde oluşturmak mümkün değildir. Allah’ın varlığı birçok olgudan sadece biri değildir fakat her şeyi kökeninden değiştirecek bir hakikattir. Geriye kalan tüm olguların toplamı bile Allah’ın varlığına kıyasla önemsizdir, çünkü Allah’ın yanında Allah’ın yarattığı tüm varlıkların toplamı bile Allah’a kıyasla önemsizdir. Ayrıca Allah’ın bildirdiği bir cevap olmaksızın “Neden yaratıldım” sorusunun cevabını bulmak mümkün gözükmemektedir. Bu sorunun cevabı ancak Allah’ın bir din aracılığıyla bildirmesiyle bulunabilir; tarihsel süreç incelendiğinde, insanların bu sorunun cevabını öğrenmesi için tek alternatifin din olduğu gözükmektedir. Ya Allah din aracılığıyla, anlam arayışında olup da “Neden yaratıldım” diye soranlara cevap vermiştir, ya da insanları anlam arayacak ve “Neden yaratıldım” diye soracak yaratışta var etmiş ve cevaptan insanları mahrum bırakmıştır. Bu ikinci alternatif, Allah’ın insanlara susama hissi verip de suya ulaşma imkanı hiç vermemiş olması kadar muhaldir.
Kısacası insanı “anlamı arayan canlı” olarak yaratan Allah, aynı zamanda insan ancak bir din aracılığıyla kendisiyle ilişki kuruyorsa cevabı bulacağı bir dünya ortamı da yaratmıştır. Bu dünya ortamında ise İslam, anlamla ilgili bu arayışa en güzel şekilde cevap vermektedir. İslam’a göre insan, Allah’la ilişki kurmak için dünya sahnesinde yaratılmıştır. “Kulluk” insanın Allah’la ilişkisini belirten bir Kuran kavramıdır. 51-Zariyat Suresi 56. ayette insanların kulluk için yaratıldığı ifade edilmektedir. Bu ilişkinin (Yaratıcı-kul ilişkisinin) nasıl olmasının gerektiği de İslam’da detaylarıyla bildirilmiştir.[3] Anlam, bizim zihnimizin uydurduğu, sübjektif bir illüzyonun peşinde olmak değildir. Fakat her şeyimizi yaratmış olan ve derinden minnettarlık duymamız gereken Yaratıcımızın tayin ettiği şekilde, Onunla gerekli şekilde ilişkide olarak yaşamaktır. Bu, hayatın gerçek bir anlama sahip olmasının yegane imkanıdır. İslam ile hayatın anlamlı olarak yaşanabileceği bir imkan sunulmaktadır…
Sevgiyle Kalın…
Caner TASLAMAN