35,2212$% 0.06
36,8078€% 0.11
44,4044£% 0.2
2.977,22%0,31
2.630,12%0,29
9.750,07%0,26
20 Aralık 2024 Cuma
NEDEN YARATILDIM? NE YAPARSAM HAYATIM ANLAMLI OLUR?
Evlat gibi yetiştirdiği ördeği Zeze ile her anını paylaşıyor!
Borsa günü düşüşle tamamladı!
Kendimizi Bilme Yanılgısı ve Bilgi Çağında Savrulma Riski
Gazeteci Özlem Gürses gözaltına alındı!
AA
UCM’den yapılan açıklamada, Gazze’de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan Netanyahu ve Gallant hakkında tutuklama emrinin çıkarıldığı duyuruldu.
Mahkeme, ayrıca İsrail’in, UCM’nin yargı yetkisine ilişkin itirazlarını reddederek, Filistin topraklarında işlenen suçlar üzerinde yargı yetkisinin bulunduğuna hükmetti.
UCM Ön Yargılama Dairesi, İsrail’in 26 Eylül 2024’te yargı yetkisine ilişkin sunduğu iki itirazı oy birliğiyle reddetti.
Mahkeme, Netanyahu ve Gallant’ın 8 Ekim 2023’ten 20 Mayıs 2024’e kadar işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan sorumlu olduklarına dair makul gerekçeler bulunduğuna hükmetti.
Kararda, her iki şüphelinin Gazze’deki sivil halka yönelik gıda, su, ilaç, yakıt ve elektrik gibi yaşamsal malzemelerin ulaştırılmasını kasıtlı olarak engellediği belirtildi.
Mahkeme, İsrail’in insani yardıma izin verdiği durumlarda bile bunun uluslararası toplumun baskısı veya ABD’nin talepleri sonucu gerçekleştiğini, yardımların hiçbir zaman Gazze halkının ihtiyaçlarını karşılayacak düzeye ulaşmadığını kaydetti.
Kararda, tıbbi malzeme ve ilaçların, özellikle anestezi ilaçları ve cihazlarının Gazze’ye girişinin engellenmesi nedeniyle doktorların yaralılara ve çocuklara anestezi malzemeleri olmadan ameliyat yapmak zorunda kaldığı vurgulandı.
UCM, gıda, su, elektrik ve yakıt eksikliğinin Gazze’deki sivil nüfusun bir kısmının yok edilmesine yönelik koşulları oluşturduğunu, bunun çocuklar dahil sivillerin yetersiz beslenme ve susuzluk nedeniyle ölümüne yol açtığını belirledi.
Netanyahu ve Gallant’ın sivil üst düzey yöneticiler olarak Gazze’deki sivil halka yönelik kasıtlı saldırıların önlenmesi için gerekli önlemleri almadıkları da kararda yer aldı.
UCM Savcılığı, 20 Mayıs 2024’te Netanyahu ve Gallant’ın 8 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de, Hamas liderlerinin ise 7 Ekim 2023’ten itibaren İsrail ve Filistin topraklarında savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlediklerine dair makul gerekçeler bulunduğu için UCM Ön Dava Dairesinden tutuklama kararı vermesini talep etmişti.
UCM’den yapılan açıklamada, Hamas’ın siyasi lideri İsmail Heniyye ve Gaza’daki lideri Yahya Sinvar için daha önce talep edilen tutuklama kararı başvurularının, söz konusu kişilerin ölüm haberleri üzerine 9 Ağustos ve 25 Ekim 2024 tarihlerinde geri çekildiği belirtilmişti.
UCM, Netanyahu ve Galant’la birlikte Hamas’ın askeri kanadı İzzettin el-Kassam Tugayları’nın komutanı Muhammed Deif hakkında tutuklama kararı çıkardığını açıkladı.
UCM’den yapılan açıklamada, Deif’in durumuna ilişkin hem İsrail hem de Filistin makamlarından bilgi toplayan savcılığın, Deif’in hayatta olup olmadığını tespit edemediğini mahkemeye bildirdiği belirtildi.
İsrail ordusu, Deif’in temmuzda Gazze’de öldürüldüğünü açıklamıştı.
UCM Savcılığı, devam eden çatışmalarda işlenen suçlara ilişkin soruşturmanın sürdüğünü ve ek tutuklama kararı taleplerinin sunulmasının planlandığını kaydetti.
UCM’nin çıkardığı tutuklama emirlerinin uygulanması, Roma Statüsü’nün 86. ve 87. maddeleri gereğince taraf ülkelerin yükümlülüğünde bulunuyor.
Statünün 89. maddesi uyarınca Netanyahu ve Gallant’ın, UCM’ye taraf herhangi bir ülkeye seyahati durumunda, o ülkenin yetkili makamlarının kendilerini tutuklayıp Lahey’deki mahkemeye teslim etmesi gerekiyor.
Mahkemenin daha önce çıkardığı tutuklama emirlerinin uygulanmasında zorluklar yaşandı. Sudan’ın eski lideri Ömer el-Beşir hakkındaki tutuklama emri, Güney Afrika ve Ürdün, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkındaki emir ise Moğolistan tarafından uygulanmadı.
Bununla birlikte tutuklama emirleri, şüphelilerin seyahat özgürlüğünü pratikte kısıtlıyor. Nitekim Putin, hakkındaki tutuklama emri nedeniyle BRICS zirvesi için Güney Afrika’ya gitmekten kaçınmıştı.
Netanyahu ve Gallant’ın da Kanada, Avustralya, İngiltere, Fransa, Almanya, Hollanda, Belçika, İsveç gibi ülkelerin yer aldığı ve çoğunluğu Avrupa Birliği, Afrika ve Asya ülkelerinden oluşan UCM’ye üye 124 ülkeye seyahat etmekten kaçınmak zorunda kalacağı belirtiliyor.